| Merhaba seoroketi, 12 yıl önce sıcak bir yaz gününde işletmemin web sitesini barındıran sunucuyu yanlışlıkla yok ettim. Sitem kapalıydı, nasıl düzelteceğimi bilmiyordum ve tamamen panik içindeydim. Ancak her şey ters gitmeye başladı... O sabah harika başladı. Kahvemi ve çöreğimi aldım. Radyo açıktı, güneş ışığı odayı dolduruyordu ve çalışmaya hazırdım. Yapılacaklar listemde basit görünen bir görev vardı: "PHP'yi son sürüme güncelle." (PHP, WordPress dâhil olmak üzere birçok web yazılımında çalışan programlama dilidir.) Teknik işlerden pek anlamam ama sunucular hakkında kendimi rahat hissedeceğim kadar şey öğrendim. Birkaç Google aramasıyla yönergeleri araştırdım. Ne kadar zor olabilirdi ki, değil mi? Ya da bana öyle geldi... Birkaç makale okuduktan sonra bulabildiğim en iyi öğreticideki yönergeleri izledim. Makaleden komutları (tam olarak anlamadığım komutları) kesip yapıştırdım ve yazılım güncellemesi sorunsuz çalışıyor gibi göründü. Daha sonra sitede tuhaf hatalar açılmaya başladı. Sonraki iki saati bu hataları düzeltmek için harcadım ama tam bir felaketti. Her adımda yeni bir şeyi bozdum... Ayağa kalkıp masamdan uzaklaşana kadar site harabe haline gelmişti. Hiçbir şey işe yaramadı. Sitenin kapalı olduğu her dakika para kaybediyordum ve ne yapacağımı bilmiyordum. Bu iş benim gelir kaynağımdı. Kiramı, gıda harcamalarımı ve her şeyi ödemem o siteye bağlıydı ve yeniden açılmasından başka çarem yoktu. Böylece bozduğum her şeyi düzeltmesi için acil "geçici" sunucu uzmanı ekibini aramaktan başka çarem kalmadı ve fiyatları inanın düşük değildi. O gün sunucu kalitesinin sitenizin kazanmasına ya da kaybetmesine yol açan etken olduğunu öğrendim. Birçok kişi web sitesi sunucusunu seçerken sunucu kalitesini düşünmez bile. Bu da büyük bir hatadır! Kötü bir sunucudaysanız popüler olma şansınız yoktur. Siteniz harika görünse ve muhteşem içeriğe sahip olsa da Google onu sıralamaya bile almaz ve insanlar okumak için sitenizde kalmaz. Şu şekilde düşünün: Uzun süre yüklenmeyen bir sitenin bağlantısına tıkladığınız oldu mu? Nasıl hissettiniz ve ne yaptınız? Sizi kızdırdığını tahmin ediyorum. Yükleme süresi 7 saniyeden fazlaysa muhtemelen yükleme tamamlanmadan geri düğmesine basarsınız. Daha da kötüsü ne biliyor musunuz? Google sayfa yükleme sürelerini ölçer ve bu, sıralama algoritmalarında önemli bir etkendir. Google yavaş sitelerden o kadar nefret eder ki yeterince hızlı yüklenmeyen sitelere inanılmaz cezalar uygular. Siteniz yavaşsa arama motorlarından çok daha az trafik alırsınız. Sitenizi bir şekilde ziyaret eden kişiler de muhtemelen sabırsızlanıp terk eder. İki gün önce WordPress'in neden dünyadaki en iyi site oluşturucusu olduğunun nedenlerini sıraladım. Siz de internette aynı şeyi söyleyen milyonlarca makale bulabilirsiniz. Ancak WordPress sitenizi barındırmak için en iyi yeri bulmak çok daha zordur. Araştırma yaptığınızda çok sayıda "kendi kendine barındırılan" WordPress seçeneği görürsünüz. Birçok insanın hata yaptığı nokta budur. Çünkü tüm WordPress sunucuları eşit değildir. Hatta birçoğu alenen kötüdür. Hava yolu şirketlerinin daha fazla para kazanmak için uçuşlara fazladan rezervasyon yaptığını biliyorsunuz değil mi? Birçok web sitesi sunucusu da "paylaşımlı barındırma" denen yöntemle aynı şeyi yapar. Bu da sayısız hesabı tek bir sunucuya yerleştirdikleri ve bu hesapların o bilgisayarın kaynaklarını paylaştığı anlamına gelir. Yüzlerce sitenin yavaş olmasının nedeni, çok sayıda sitenin tek bir paylaşımlı sunucuda olmasıdır. Bu da beni bugün anlatmak istediğim en önemli noktaya getiriyor. İnsanlar bana sık sık "Sitemi neden WordPress.com'da barındırmalıyım?" diye soruyorlar. Tüm sunucu ve yazılım güncellemelerini sizin için yapmamız gibi birçok harika neden vardır. Bu nedenle daha önce bahsettiğim saçma hatayı yapmaktan çekinmenize gerek yoktur. WordPress'i seçmemin 1. nedeniyse YILDIRIM hızında olmasıdır. WordPress.com'daki sunucu ekibi, Formula 1 yarışındaki birinci sınıf pit ekibi gibidir. TÜM WordPress.com sitelerini teknolojik olarak mümkün olduğu kadar hızlı kılmaya odaklanmışlardır. Bu da asla para sıkıntısı, yılgınlık ve düşük yükleme süreleriyle gelen Google cezaları hakkında endişelenmenize gerek olmadığı anlamına gelir. WordPress'i seçmemin 2. nedeniyse her pakete SINIRSIZ trafiğin dâhil olması. Çok uzun süredir site yapıyorum ve hiç bu kadar iyi bir teklif görmedim. Ayda kadar düşük ücretlerle birinci sınıf web barındırma altyapısını kullanmaya hak kazanırsınız. Piyasayı araştırdıysanız sunucuların önemli bir kısmının site trafiğiniz arttıkça daha fazla ücret aldığını bilirsiniz. Sizi düşük başlangıç fiyatlarıyla ikna ederler ama siz farkına bile varmadan barındırma faturanız ayda yüzlerce doları aşar. Bu, WordPress.com'da asla olmaz. Bu arada içerik dağıtım ağımıza ("CDN") otomatik ve ücretsiz erişim elde edeceğinizden bahsetmiş miydim? CDN'ler görüntülerin çok hızlı yüklenmesine yardımcı olan özel araçlardır ve normalde küçük sitelerin kullanamayacağı kadar pahalıdır. Tüm paketlerde şirket içi CDN'mize erişim elde edersiniz. Bu ağ, WordPress.com'un bulabileceğiniz diğer tüm sunuculardan daha hızlı olmasının sayısız nedenleri arasındadır. Açıkçası başka hiçbir yerde daha değerli bir teklif bulamazsınız. Başlamaya hazırsanız paket yükseltme seçeneklerimize göz atmak için buraya tıklayın. Tüm paketlere 30 günlük para iadesi garantisi dâhil olduğundan yükseltilmiş site özelliklerini riske girmeden deneyebilirsiniz. Saygılarımızla,
Don Lair
WordPress.com Not: Reklamlara avuç dolusu para harcamadan ya da Google'ın sitenizi sıralamaya almasını beklemeden sitenize yüksek miktarda trafik çekmeyi gösterecek pazarlama ipuçlarına hazır mısınız? O halde yarın gelen kutunuzu kontrol edin, çünkü yeni siteleri yayınlamayla ilgili zaman içinde kendini kanıtlamış pazarlama strateji kılavuzumu paylaşacağım. | 
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder